Ana sayfa Gündem Özgür ÖZEL, en düşük emekli maaşı en az asgari ücret kadar olmalı...

Özgür ÖZEL, en düşük emekli maaşı en az asgari ücret kadar olmalı – Birlik Haber Ajansı

102
0
PAYLAŞ

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, eski TBMM Başkanvekili Kamer Genç’i ölümünün 8’inci yılında dün Tunceli’deki mezarı başında andıklarını anımsattı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Bin lira, 2 bin lira seyyanen zammı kabul etmiyoruz. En düşük emekli maaşını asgari ücret yapacak 7 bin liralık zammı alana kadar bütün emeklileri mücadele ve direnişe davet ediyorum.” dedi.

TBMM-BHA

Kamer Genç’in herkese örnek bir milletvekili olduğunu ifade eden Özel, her 22 Ocak’ta Tunceli’de Genç’i mezarı başında anacaklarını söyledi.

Özgür Özel, Genç’in hayatına dair kesitler anlatarak, “1940’ların Ramazan Köyü’ndeki Kamer Genç’in hayat hikayesini görünce Cumhuriyet’in kazanımlarının ne demek olduğunu ve Cumhuriyet’e, halkçılık ilkesi üzerinden sarılmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlıyoruz.” diye konuştu.

Milletin derdinin geçim sıkıntısı, yüksek fiyatlar ve enflasyon olduğunu belirten Özel, milletin derdini kürsüden dile getirmeye devam edeceklerini kaydetti.

AK Parti’nin iktidarının 22’nci yılında ülkeyi her konuda kötü yönettiğini savunan Özel, en büyük problemin maaşların yetmemesi olduğunu aktardı.

İktidarın ekonomi politikasını eleştirerek, en büyük zorluğu emeklilerin çektiğini ifade eden CHP Genel Başkanı Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2024 yılını “Emekliler Yılı” ilan ettiğini hatırlattı.

Özel, hükümetin emeklilerle dalga geçtiğini öne sürerek, emekli olduktan sonra rahat etmesi gereken kesimlerin ekonomik olarak sıkıntıda bulunduğunu dile getirdi.

– “Grubumuzun Mecliste üzerinde duracağı ilk hedef, 17 bin lira”

Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) belirlediği enflasyona göre emekliye, çalışana zam verileceğini belirten Özel, TÜİK’in geçen sene için enflasyonu yüzde 64 olarak açıkladığını anımsattı.

Dana, koyun, tavuk eti, zeytinyağı, patlıcan ve zeytine gelen fahiş zamlara işaret eden Özel, gerçek enflasyonun hesaplandığında yüzde 127 olduğunu öne sürdü.

Özel, emeklilere seslenerek şöyle devam etti:

“Bugün asgari ücret 17 bin lira. Tayyip Erdoğan’ın geldiği günkü oran korunsa 25 bin lira alacaktınız. Ama bugün onun verdiği zam 10 bin lira. Bu açlık ücretini, bu sefalet ücretini, bu yoksulluk ücretini, bu sizi manavın önünden geçemez, markete gidemez hale getiren bu ücreti kabul etmeyin. İlk talep bu hafta Grubumuzun Meclis’te komisyonda üzerinde duracağı ilk hedef, 17 bin liradır. En düşük emekli maaşı bir asgari ücret olana kadar mücadele edeceğiz. Buradan Devlet Bahçeli’ye de Erdoğan’a da sesleniyoruz. Ağzınıza bir dolamışsınız DEM, DEM, DEM, milletin derdi DEM değil zam, zam, zam.”

İktidara seslenen Özel, emeklinin maaşını 10 bin liradan 17 bin liraya çıkarmak için ellerinden geleni yapacaklarını ve emekli maaşına zammı alacaklarını ifade etti.

Özel, iktidarın emeklilere verilen 10 bin liralık maaşı başarı gibi anlattığını belirterek, bu konudaki tepkilerini dile getirdiklerini söyledi.

Emekli maaşına yapılan yüzde 33’lük zammı çok önemli gibi gösteren iktidarın, itirazlar üzerine düzeltmeye niyetleneceğini anlatan Özel, “Öyle bin lira, 2 bin lira seyyanen zammı kabul etmiyoruz. En düşük emekli maaşını asgari ücret yapacak 7 bin liralık zammı alana kadar bütün emeklileri mücadele ve direnişe davet ediyorum.” dedi.

– “Yeni emeklilerin maaşını, eski emeklilere ödeten bir sistem var”

Özel, AK Parti’nin iktidara geldiği günden bugüne emeklinin alım gücünün düştüğünü dile getirdi.

Bir ülkenin gelişmişlik düzeyinin yaşlılarına ve emeklilerine verdiği kıymetle ölçüldüğünü kaydeden Özel, “Recep Tayyip Erdoğan, geçen hafta yüzde 33 zam yapıp 7 bin 500’ü 10 bin lira yaptı. Döndü dedi ki, ‘Bunun bize getirdiği yük 200 milyar lira.’ Yük dediğin bu ülkenin milyonlarca emeklisine insanca bir yaşam değil de sürünmek, açlık, sefalet çekmek üzerinden reva gördüğün rakamın toplamına yük diyorsun. Ama bir senede Kur Korumalı Mevduata ödediği para tam 800 milyar lira.” diye konuştu.

Her ülkenin emeklisine milli gelirden bir pay ödediğini, nüfus yaşlandıkça ve emekli sayısı arttıkça bu payın arttığını aktaran Özel, Türkiye’de 3 sene önce emeklilere ödenen toplam paranın milli gelirin yüzde 7’si olduğunu, EYT’lilerle birlikte bu oranın yüzde 5’e düştüğünü söyledi.

Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Nasıl bir sistem var? Yeni emeklilerin maaşını, eski emeklilere ödeten bir sistem var. Emeklinin cebinden her sene para çalıp yeni emeklinin maaşını mevcut emekliye ödeten bir sistem var. Türkiye’de milli gelir, refah artarsa ama bir tek emekliye yapılan artmazsa işte bugünkü sefalet tablosu ortaya çıkar. Sorunun başladığı yer de bitirileceği yer de aynıdır.

Adalet ve Kalkınma Partisi, 2015 yılında 5510 sayılı yasayı değiştirerek prim güncelleme katsayılarını düşürdü. Aylık bağlanma oranlarını düşürdü. Aylıkların alt sınırlarını düşürdü ya da dondurdu. Öyle olunca bütün emekli maaşları hızla erimeye başladı. Yani Adalet ve Kalkınma Partisinin emekliyi yoksullaştırması tesadüfen, krizden, zorluktan olan bir şey değil. Kardeşim ‘O günden bugüne milli gelir 4 bin liradan 10 bin lira oldu’ diyorsunuz. Hedef 23’tü ama ’10 bin oldu’ diyorsunuz. Emeklinin cebindeki para 25 bin olacağına 10 bin liraya düşüyor. Burada bilerek, isteyerek emekliler ve emekçiler yoksullaştırılmaktadır.

Bugün yapılması gereken ilk iş, en düşük emekli maaşını asgari ücrete endekslemektir. İkinci iş, en düşük maaşı genel ücret halinden hem asgari ücrete hem emekli maaşına çıkarmaktır. Üçüncü iş, çok net. Şöyle yapacağız, prim güncelleme kat sayıları tekrar arttırılmalıdır. Aylık bağlama oranları arttırılmalıdır. Aylıkların alt sınırı arttırılmalıdır. Bunlar yapılmadığı takdirde emeklilerin iki yakasının bir araya gelmesi mümkün değildir.”

Özel, partisinin, bu hafta Mecliste yapacağı faaliyetler ve vereceği tüm önergelerde, hem en düşük emekli maaşının yükseltilmesi hem de emeklilerin bundan sonra sefalet ücreti almaması için çalışacağını söyledi.

Emeklilerden Meclisi takip etmelerini isteyen Özel, “O çok milliyetçi MHP milletvekilleri, bu milletin emeklilerinin zenginleşmesi, durumunun düzelmesinden yana mı, ’emekliler sürünsün’ diye mi oy kullanacak? O çok çok milliyetçi ve çok muhafazakar AK Parti milletvekilleri, ’emeklinin yüzü gülsün’ diye mi, ‘sürünsün’ diye mi oy kullanacak? Hepiniz göreceksiniz ki halkın, Cumhuriyet’in grubu CHP, emeklilerin arkasında duracak, onlar için oy kullanacak.” diye konuştu.

Özgür Özel, doğrulara ve dürüstlere sahip çıkmaktan geri durmayacaklarını belirterek, CHP teşkilatlarından, emeklinin ve emekçinin hakkını savunmalarını ve savunduklarını anlatmalarını istedi. Özel, “En düşük emekli maaşı 17 bin lira, asgari ücret olana kadar susmak yok, tekrara devam.” ifadesini kullandı.

CHP Genel Başkanı Özel, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’yı dikkatle takip ettiğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın sosyal medya hesabından şu net olarak ortaya çıkıyor; Yerlikaya’nın bakanlığı döneminde 126’sı kırmızı, 5’i mavi bültenle aranan toplam 236 yabancı suçlu Türkiye’de yakalanmış. Bu önemli bir rakam ama bir gerçeklik var. Bu 236 uluslararası suçlu, uyuşturucu baronu, insan kaçakçısı, mafya lideri kimin zamanında gelmiş? Süleyman Soylu’nun zamanında gelmiş. Peki Soylu’yu atayan dolma kalemin mürekkebi kime aitmiş? Ali Yerlikaya’yı kim atadıysa aynısına aitmiş. Sakın ha Yerlikaya’nın döneminde yakalananlara bakıp da memlekette temizlik oluyor sanmayın. Memleketi bu pisliğe burasına kadar batıranlar, o Süleyman Soylu, onu atayan o dolma kalem, o mürekkebin sahibi üç kelimeyle Recep Tayyip Erdoğan’dır.”

TBMM İçişleri Komisyonu Başkanı, eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu hakkında daha önce soruşturma açılması çağrısında bulunduğunu, ancak bunun yapılmadığını anımsatan Özel, “Soylu dönemiyle ilgili hesaplaşmayı kapalı kapılar ardında, hesap sormayı kendi yöntemleriyle yapıyorlar. Hukuk devletinde kapalı kapılar ardında hesaplaşma olmaz. Bakansa hesabı Yüce Divana verecek.” değerlendirmesinde bulundu.

– “Bu kurumun başına gelecek yetişmiş insan kaynağı da bulamazsınız”

CHP Genel Başkanı Özel, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan hakkındaki iddiaları hatırlatarak, bankaya son 5 yılda 4 başkan atandığını, son olarak Erkan’ın, başkan olarak görevlendirildiğini anlattı.

Özgür Özel, konuşmasına şöyle devam etti:

“Ne oluyorsa oluyor bankada. Bir süredir Gaye Hanım’ın ailesi, babası, küçük çocuğu üzerinden bir şeyler yapılıyor. İddialar gerçekse durum çok vahim, yalansa durum yine çok vahim. Kurumun derhal ilgili denetleme mekanizmalarının, teftiş kurullarının, gerekirse Devlet Denetleme Kurulunun harekete geçmesi; hızlı şekilde yapılacak tahkikatla sonuç alınıp bu tartışmanın bitmesi lazım. Öbür türlü AK Parti’nin kendi iç çekişmelerinin, vesayet savaşının Merkez Bankasında yürütülüyor olması bu kurumu yıpratmaktadır. Bu kurumun yıpranması Türkiye’nin yıpranmasıdır; bu kurumun itibar kaybetmesi Türkiye ekonomisinin yurt dışında itibar kaybetmesidir.”

Merkez Bankası Başkanı Erkan’ın, iktidar tarafından atandığına işaret eden Özel, “Kendi getirdiğiniz bir üst düzey bürokratı, kendi gazetelerinizin manşetlerinden, kendi trollerinizin paylaşımlarıyla yıpratarak istifaya zorlarsanız, yarın bu kurumun başına gelecek yetişmiş insan kaynağı da bulamazsınız. Bu kurumu bu hale getirirseniz, kurumun yurt dışındaki muhatapları önünde ciddiye alınmasının da önüne geçersiniz. İsimler, vitrin değişiyor ama anlayış değişmediği için ne kriz ne sıkıntı bitiyor.” görüşünü paylaştı.

Özel, Merkez Bankasını dikkatle takip edeceklerini de bildirdi.

– “Beka sorunu olursa, kefensiz yatanların torunları burada”

CHP Genel Başkanı Özel, ülkenin en büyük beka sorununun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a göre “CHP”, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye göre ise “İstanbul Büyükşehir Belediyesi” olduğunu ifade etti.

Dünyanın bütün güçlerinin Türkiye üzerinde hesap yaptığını, ancak 100 yıl önce bunu yapanların memleketten defedildiğini anlatan Özel, bu durumun tekrar yaşanması halinde aynısının yapılacağını vurguladı. Özel, “Çünkü bu ülkenin istiklaline, istikbaline göz dikenlerin karşısında, Recep Tayyip Erdoğan söylüyor diye havaalanına gidip perdelik kumaştan kot üstüne kefen çekenler değil, dedeleri Çanakkale’de, Conk Bayırı’nda kefensiz yatanlar var. Beka sorunu olursa, kefensiz yatanların torunları burada.” dedi.

Özel, “kot üstüne kefen çekenlerin işe girerlerse, ihale alırlarsa milliyetçi olduklarını” savunarak, “Şuraya bakın 40 yıldır iktidarda olmayanlar gözlerinden ateş saçarak Cumhuriyet’i, vatanı savunuyorlar. Öbür tarafta sözde milliyetçiler, işine gelince Habur’da karşılama, Oslo’da pazarlık yapanlar; olmadık yerlerde olmadık anlaşmayı imzalayanlar şimdi milliyetçi olmuş. Dönüyorlar bizim kadrolarımıza da laf ediyorlar. Günü gelince bu ülkeyi kimin savunacağı, koruyacağı ortada.” diye konuştu.

Bu ülkenin gerçek beka sorununun, gençlerinin yurtdışına gitme isteğindeki artış olduğunu dile getiren Özel, bir gazetedeki habere göre, bazı okullardan mezun olan öğrencilerin büyük kısmının eğitim ve iş için yurt dışına gittiğini aktardı. Özgür Özel, “İşte bizim görevimiz,

Türkiye Cumhuriyeti’ni yönetenlerin aslında baş görevi, bu ülkenin güzel gençlerine, bu ülkede hayal kurdurtmaktır. Bütün dünyanın üzerinde hayal kurduğu bu memleketin gençlerinin, dünyanın öbür ucunda hayal kurmalarına izin vermeyeceğiz. Gençlerimize de geleceklerine de hep birlikte sahip çıkacağız.” değerlendirmesinde bulundu.

Özgür Özel, “AK Parti döneminde 931 çocuk işçinin, iş cinayetleri sonucunda hayatını yitirdiğini” ifade ederek, mesleki ve teknik lise öğrencilerinin pratik eğitimlerini sahada almaları gerektiğini, bunu ucuz çocuk işçiliğine dönüştüren bir anlayış bulunduğunu söyledi.

Buna itiraz eden ve bu şekilde yaşamını yitiren gençlerin isimlerini sıralayan Özel, “Stajyerin eğitim almasına, yetiştirilmesine ‘evet’, ancak çocuk işçi olarak emek sömürüsüne ve hayatını kaybetmesine ‘hayır’ diyoruz. Bu konuda hükümeti bir kez daha uyarıyoruz, evlatlarımızın canını sokakta bulmadık. Bu konuda çok daha dikkatli ve hassas olunmalı, denetimler yapılmalı, gerekli yasal düzenleme Meclisten geçirilmelidir.” sözlerini sarf etti.

– “CHP’nin yönettiği yerlere koşuş var”

CHP Lideri Özel, yerel seçimlere de değinerek, kimsenin sandığa küsmemesini istedi.

Sandığın, iktidara karne verme günü olduğunu söyleyen Özel, “Eğer 31 Mart’ta sandığa gidilir ve bu yokluğa, yoksulluğa, işsizliğe cevaben oy kullanılırsa; bu iktidara bir sarı kart gösterilirse; önümüzdeki süreç muhalefet, yoksullar, emekliler, emekçiler, köylüler, esnaflar, dar gelirliler, dezavantajlı gruplar açısından çok daha önemli gelişmelere açık bir hale gelir. Yok oy alır, istediklerini alırlarsa 4 yıl boyunca dönüp de bakmazlar.” ifadesini kullandı.

Türkiye’nin bütün göç alan belediyelerini CHP’nin, bütün göç veren belediyelerini Cumhur İttifakı’nın yönettiğini ileri süren Özel, “Cumhur İttifakı’nın yönettiği yerlerden kaçış, CHP’nin yönettiği yerlere koşuş var.” dedi.

Özel, seçmenlerin, memleketlerine CHP belediyeciliğini getirebileceğini belirterek, vatandaşları, partisinin belediye başkanı adaylarına oy vermeye çağırdı.

BİR CEVAP BIRAK

Please enter your comment!
Please enter your name here